Ana içeriğe atla

BEBEKLER ÇİZGİ FİLM İZLEYEBİLİR Mİ?


Son yıllarda gelişen teknoloji ile birlikte çok fazla çizgi filmler ortaya çıkmaya başlamıştır. Bu durum anneler için kurtarıcı rol oynuyor olsa da özellikle ilk iki yıl boyunca çocuklara çizgi film veya reklam izletmek çok tehlikeli ve çocuğun otizm hastası olmasını tetikliyor. Bu konu üzerinde sürekli araştırmalar yapan uzman doktorlar çocukların uzun süre televizyon karşısında kalması halinde sosyal yaşamında çeşitli sorunlar olduğunu ortaya çıkarmıştır. 0 ile 2 yaş döneminde çocuklara çizgi film izletmenin zararı ise küçüklük dönemlerinde ortaya çıkıyor olsa da asıl tehlike büyüdüklerinde yavaş yavaş ortaya çıkacağı yönünde bilgi verilmektedir.


0 - 2 yaş döneminde çocuklara televizyon izletmenin ne zararı vardır?

Bu dönemde bebeklerin beyin gelişimleri hızlı şekilde gelişmektedir. Bu yüzden Tv karşısında bebek bir yere odaklı şekilde kalacağından dolayı o an beyin gelişimine katkı sağlayan hücrelerin çoğalması durur. Örneğin televizyona dalmış bir yetişkine bir soru sorduğunuz da genelde sağlıklı bir cevap alamazsınız. Çünkü beyin o esnada tüm dikkatini televizyona vermiş ve sosyal hayatla iletişimi kesmiştir. Sadece beyin gelişimi değil aynı zamanda dil gelişimini de olumsuz şekilde etkileyen televizyon, bebeklerin geç konuşmasına neden olmaktadır. Ayrıca bebeklerin gözleri 2 yaş döneminde net şekilde görmeye başlarlar. 2 yaş dönemi öncesi ise gözler gördüklerini beyine aktarır ve beyin daha sonra bu bilgileri kayıt ederek gözlere iletir. 2 yaşından önce bebekler genelde göz gelişimini tamamlamazlar ve çok yavaş şekilde görmeyi sürdürürler. Bu yüzden bebekler televizyona baktıklarında hızlı görüntüyü yakalayamadıkları için sadece renk geçişlerini görmektedirler. Bu duruma gelişmiş ülkelerde yasaklama getirilmiş ve subliminal mesaj içeren çizgi filmler yasaklanmıştır. Siz o esnada ekranda sadece çizgi film karesini görürken bebek ise bilinçaltına yüklenebilecek olumsuz bir görüntüyü görmüştür. Örneğin camel marka sigaraya siz baktığınızda deve görürken bilinçaltı devenin bacağında şeytan figürü görmektedir.


İlk 2 yıl televizyon izletmenin olumsuzlukları

Otizm hastalığına neden olur: Uzun süreli şekilde televizyon karşısında kalan çocuklarda araştırmalar sonucunda otizm bulguları rastlanmıştır. Çocuğun otizm bulgularını aileler genelde anlamıyor olsa da göstermiş oldukları belirtileri şunlardır: Göz teması kuramama, seslenildiğinde ismine tepkiyi geç verme, kucağa alındığında bu durumdan rahatsız olarak inmesi, dil gelişiminin çok yavaş olmasıdır. 


Hipreaktivite bozuklukları ortaya çıkabilir: Aileler genelde çocuklarının hiperaktif olduklarını söylerler. Bu durum çocuk doğa ile baş başa kaldığında değişir ve çocuk durgunlaşıp sakinleşir. Hipreaktivite bozukluğunda ise çocuk hırçın şekilde sürekli bir şeylere saldırma ihtiyacı duyar. 


Dil gelişimi çok geç olur: Dil gelişimi kademeli olarak gelişir. Başlarda de de ile başlayan heceler zamanla çocuğun gelişimine bağlı olarak ilerler. Genelde konuşma süresi ise 2 yaş civarında olur. Konuşmaya televizyonun katkısı olduğunu düşünen anneler bu konuda yanlış düşünmektedirler. Çünkü beyin gelişimi olumsuz etkileyen televizyon çocuğun konuşmasına katkı sağlamaz. 


Sosyal yaşamında sorunlar oluşmaya başlar: Çocuk sosyal yönden eksik kalır. Oyun oynama döneminde bu aktiviteden uzak kalır ve hiç arkadaşı olmaz. Yeme içme sorunları görülür ve çocuk kendini toplumdan dışlatmaya çalışır. 

Bebekler çizgi film izleyebilir mi


Bebekler çizgi film izleyebilir mi?

Bebekler çizgi film izlemesi halinde yukarıda ki sorunlar oluşabileceğinden dolayı, bebeğin 2 yıl boyunca televizyondan uzak kalması daha sağlıklı olacaktır. 2 yaş sonrasında ise günlük yarım saat kadar televizyon izlemesinde herhangi bir sorun olduğuna dahil kesin bir bilgi bulunmamaktadır. 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

EVDE KUMAŞTAN LASTİK TOKA NASIL YAPILIR?

  Yazı aksesuarlarla renklendirmek isteyenler için lastikli toka tarifi ile geldim. Çok az bir malzemeyle güzel bir tokaya sahip olmak çok basit... Gerekli olan malzemeler  35 x 55 santimetre büyüklükte kumaş Lastik 5 milimetre genişlikte 20 santim uzunlukta  Dikiş ipliği, toplu iğne, makas, dikiş iğnesi, mezura Öncelikle 3 tane dikdörtgen keseceğiz. İlk  dikdörtgenimizin ölçüsü 50 cm ×12 cm ebatlarında bir parça kesiyoruz. Bu parça saçımızı tutan lastik kısmı olacak.  Diğer iki dikdörtgenin ölçüsü ise 40 cm× 8 cm olarak iki tane parça kesiyoruz. Buda tokamıza fiyonk olarak olacağı için bu dikdörtgenlerin uçlarını üçgen olarak keselim.  Son olarakta 20 cm uzunlukta lastiğimizide keselim.  Kesim işlemi bittikten sonra başlayalım dikim aşamasına; 50 cm uzunlukta kestiğimiz dikdörtgen parçamızın uzun kenarlarından üst üste katlayalım. Kenarları birbirine iğneleyerek kaymasını engelleyelim. Ardından bir cm içeriden olacak şekilde dikelim.  Fiyonk için kestiğimiz iki dikdörtgenin uçlarından

YEŞİL KAHRAMANLAR (GREEN HEROS)

        Eveet; geldik mi biz de “nerde o eski..” ile başlanılan yaşlara. Artık hiçbir şey o eskisi gibi değil. Ne yediklerimizden, ne içtiklerimizden ne de aldığımız nefesten.. Eskiden şöyle derin bir nefes çektik mi bütün bahar kokusu gelirdi burnumuza. Ciğerlerimiz dört mevsimi yaşardı. Şimdilerde herkeste burun nezlesi, solunum yolları enfeksiyonları var. Egzoz dumanı, karbondioksit ve karbonmonoksit gazları, fabrika bacaları ve tabi ki bunların temel nedeni insanoğlu. Yeşil dokunun git gide azaldığı, beton dokunun ise gün geçtikçe çoğaldığı bu zamanda; Ağaçları, çalıları, çicekleri sadece parklarda ve yol kenarlarında görür olduk ve bu peyzaj  dilimi içerisine bizler evlerimizi yerleştirdik. İşte bu kaoslu  duruma en iyi çözüm evimizde bitki yetiştirmekten geçer. Bazı bitkiler var ki evinizin, odanızın hem havasını değiştirir, hem kötü kokuları ve kirli hava dumanını yok eder hem de dekorunuza güzellik katar. Bu bitkilerin bazıları hakkında kısaca bilgi vermek isterim. ARECA LUT

MAYASIZ HAMUR KIZARTMASI NASIL YAPILIR?

  Hamur işlerini milletçe ne kadar çok seviyoruz 😀 ailemizle geçirdiğimiz günlerde yada konu komşu artık aniden gelen herhangi bi misafir için yapılabilecek çok kolay bir tarif pişi... Nacizane fikrim pişi geleneksel bir tarif diye düşünüyorum. Çünkü kendi ailemden yola çıkaraktan söylüyorum çocukluğumun vazgeçilmezlerinden bir tanesiydi. Haftasonları yada öğlende okuldan geldikten sonra anneme keyifle yaptırdığım ve zevkle yediğim uffff ne günlerdi 😖 şimdilerde bende kuzucuklarıma yapmayı sürdürdüğüm mayasız pişi tarifimize fazla sözü uzatmadan gelelim... 2 adet yumurta 1 çay bardağı yoğurt 1 çay bardağı su veya yoğurt  suyu 1 tatlı kaşığı tuz 1 paket kabartma tozu 4 - 4,5 su bardağı un Yapılışına gelince bütün malzemeleri bir kaba alıyoruz yalnız şunu belirtmekte fayda var ki ne zaman hamur yoğurursak tarifte ki son bardak unu yavaşça katalım. Bunu dememde ki sebep unun kalitesine göre son bardak fazlada gelebilir az da gelebilir. Bu yüzden son bardağı yavaşça ilave edelim. Y